Tamer Bayri'den Berlin Notları
Devamını okumak için tıklayınız...
Bize sanki hırlayarak bakan huzursuz bir köpek... Fotoğraftan bile nefesini yüzünüzde hissediyorsunuz. Tüylerinin büyük bir kısmı güneşin ışınları altında parlarken, burun kısmı gölgede kayboluyor. Çekim sırasında bu sokak köpeğinin, gelecekte siyah beyaz bir simge fotoğrafı olacağına dair bir fikri var mıydı acaba?
Her üç ayda bir yenilenen sergi geleneğini sürdüren C/O Berlin, bizleri galerilerinde bir fotoğraf ustası ile daha buluşturdu. 20. yüzyılın Japonya’daki en önemli fotoğrafçılarından biri olan Daido Moriyama-San, 1938 yılında İkeda-Osaka’da doğdu. Güncel fotoğrafı değiştiren sanatçılardan biri olan Moriyama‘nın sergisini bir ay içinde iki kez ziyaret ettim.
İlk gittiğimde fotoğrafların büyüsüne kapılıp yalnızca sergiyi izlemek için galeride dolaştım. Daido Moriyama‘nın bugüne kadar sergilenmemiş fotoğraflarının yanı sıra renkli fotoğrafları da sergi salonun duvarlarında yerini almıştı. Bu muhteşem ortam, sergiye ikinci kez gidip yazmam için adeta davetiye çıkarıyordu.
Benim için asıl önemli olan, birçok kez ziyaret ettiğim Japonya’yı bir kez daha Moriyama‘nın gözünden irdelemenin yanı sıra kendi Japonya fotoğraflarımı da sorgulamaktı. Renkli, ışıltılı, hiçbir duvar parçası dahi reklamsız, yazısız bırakılmayan hareketli ve kalabalık şehir sokaklarını ustaca soyutlamıştı Moriyama. Bu serideki siyah beyaz, flu, ifade ve anlatım gücü yüksek olan fotoğrafları değerlendirmek benim için gerçek bir sınav ve sarsıcı bir deneyimdi.
Moriyama, fotoğraf felsefesini, “Gördüğümü çekerim, gereksiz bilgileri, şekilleri elerim ve anlatmak istediğimi sanatsal olma kaygısı olmadan betimlerim. Fotoğrafın kurallarını değiştirmeye zorlamadan, tekrara gerek olmadan üretirim.” sözleriyle sergi salonun ikinci katında gösterimde olan video söyleşisinde en ince ayrıntısına kadar anlatıyordu.
Büyük bir özenle hazırlanmış sergide, kronolojik düzenlemenin yanı sıra temalara da dikkat edilmiş; tarih, yer ve kişiler ayrıntılı olarak belirtilmiş. Moriyama’nın tanınmış ikonik fotoğrafları büyük ebatlarda duvar kâğıdı olarak sergilenirken, dijital sunumlarda diğer fotoğraflarına da yer verilmiş. Yeni ve ilk kez sergilenen fotoğraflar ise çerçeve içinde küçük ebatlarda, renkli fotoğraflar da ayrı bölümde duvarlara kolaj olarak geniş bir alanda sergilenmiş. Fotoğrafların yanı sıra ilk olarak Daido Moriyama’nın yalnızca Japonya’da basılmış dergiler ve baskısı olmayan kitap taslakları da sergi salonunun sonunda izleyicilerin beğenisine sunulmuştu.
Fotoğrafların bize neler anlattığına gelirsek: 60 yıllık fotoğraf kariyerinde Daido Moriyama, İkinci Dünya Savaşı sonrası Japonya’yı, çektiği belgesel fotoğraflarıyla analiz ederken, fotoğrafın kendisini de sorguluyor. Bir yandan kendine özgü fotoğraf dilini ve özgün yorumunu tüm eserlerinde gösterirken, diğer yandan da gerçekçiliğin salt sunumunu ana öge olarak ön plana çıkarıyor. Kitle iletişim araçları ve reklamcılık, toplumsal tabular ya da gündelik hayatın teatralliği Moriyama fotoğraflarının başlıca konularını oluşturuyor.
Daido Moriyama, savaşın yaralarını saran Japonya’nın, batılılaşma ile olan ilişkisini ve çatışmasını yorumlarken Andy Warhol ve William Klein gibi Amerikalı sanatçıların fotoğraf yaklaşımlarından büyük ölçüde esinlenmiştir. Keskin bir dille Japon tüketici toplumunu görüntüler üzerinden aktaran Moriyama, yaşamın içinden seçtiği fotoğraflarla tüketim konusuna da dikkat çekmiş, arşivini farklı bağlamlarda değerlendirerek serilerini oluşturmuştur. Büyütmeler, parçalanmalar, eklemeler ve abartılı görüntü çözünürlük denemelerini, öncü bir ruhun görsel yoğunlukla olan derin ilişkisi olarak değerlendirilebiliriz.
Sergide dört ana bölüme ayrılan retrospektif sunumları; Camera Mainichi Dergisi ile olan ilk deneyimler ve sonrası, Asahi Camera ile fotoğraf gerçekçiliğinin incelenme dönemi, deneysel çalışmaları içeren Provoke Dergisi dönemi ve de seyahat yılları başlıkları altında özetlemek mümkün. Bu avangart eserler, kendilerine özgü benzersiz bir estetik anlayışı kırpılmış, bulanık ve yüksek grenli sıra dışı fotoğraflar üzerinden oluştururken, aynı zamanda yeni nesil Japon fotoğrafçılara ilham vermektedirler.
Moriyama, 1980 sonrasında salt gerçekçilik üzerine araştırmalarla, görsel-lirik çatışmasının yansımaları, şehirlerin bellek gücü ve konsept derinliği gibi konular üzerine yoğunlaşmıştır.
Bu sergi üç yıllık ön çalışma sonucunda Daido Moriyama Fotoğraf Vakfı ve Instituto Moreira Salles ortaklığında gerçekleştirilmiş olup C/O Berlin, Avrupa genelinde ilk durak olma özelliğini taşımaktadır.