Çoruh Vadisinde Yer Alan Tılsımlı Müze 'Baksı Müzesi'
Çoruh vadisine bakan 50 dönümlük bir arazinin üzerinde yükselen Baksı Müzesi; sergi salonları, depo müze, atölyeler, konferans salonu, kütüphane, restoran, konukevi ve amfi tiyatro alanıyla 5000 metrekare kapalı alana sahip devasa bir sanat ve yaşam merkezidir. Bayburt il sınırları içerisinde, eski adıyla Baksı, bugünkü adıyla Bayraktar Köyü’nde yükselen bu sıra dışı müze, çağdaş sanat ve geleneksel el sanatlarını aynı çatı altında yan yana, iç içe yer vererek dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor.
Yazı: Ayşe Nur AKÇELİK
Bayburt doğumlu sanatçı ve akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın çocukluk hayali olan Baksı Müzesi’nin yapımına 2000 yılında başlandı ve proje kapsamında 2005 yılında Baksı Kültür Sanat Vakfı kuruldu. Bu büyük ve hayal ötesi olarak görünen proje, Hüsamettin Koçan’ın doğduğu topraklara yaşam birikimini taşıma çabasının bir sonucu olarak hayata geçirildi. Müze, başta sanatçılar ve yöre halkı olmak üzere çok sayıda gönüllünün de katkısıyla yıllar içinde gerçek bir toplumsal projeye dönüştü ve birçok insanın hayatında önemli rol oynamaya başladı.
Baksı Müzesi ana binasının açılışı, devletten hiçbir maddi yardım almadan, tamamen Baksı gönüllülerinin desteğiyle 2010 yılında yapıldı. Baksı Müzesi'nin tanıtımı 2010 yılı Haziran ayında İstanbul Modern'de, resmi açılışı ise Temmuz ayında gerçekleştirildi. 2012 yılında müzenin yeni sergi salonu olan Depo Müze sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
Müze için Baksı isminin seçilmesi, Baksı'nın Bayraktar Köyü’nün eski adı olmasından ve Şaman dilinde “şifacı, yardımcı, koruyucu” gibi anlamlarının, müzenin yüklendiği anlamla örtüşmesinden kaynaklanıyor. Baksı, Kırgız Türkçesi’nde Şaman anlamına geliyor. Halk arasında yakın zamana kadar sürdürülen bazı alışkanlıklar, köyün uzak geçmişte Şaman geleneğinden beslendiğini düşündürüyor.
Baksı Müzesi’nin ismini aldığı 80 hanelik Bayraktar Köyü’nde bugün 300 kişi yaşamını sürdürüyor. Yazın köyün nüfusu iki katına çıkarken, kış aylarında iklim koşullarından dolayı azalma yaşanıyor. Köy halkının başlıca geçim kaynakları hayvancılık, tarım ve arıcılık gibi alanlar oluşturuyor. Köy halkı geleneklerini yaşatmaya çalışırken, bir taraftan da çağın gereksinimlerine ayak uydurmaya çalışıyor. Baksı Müzesi köy halkının sanatla iç içe olmasını sağladığı gibi, köy halkı için ekonomik kazanç sağladıkları bir alan olarak da dikkat çekiyor. Köye müzeyi gezmek için gelen yerli ve yabancı turistler, köy halkının ürettiği bal, peynir, ceviz gibi yöresel yiyeceklerden alarak köye destek oluyor.
Baksı Müzesi, yoğun göç veren ilimiz Bayburt’tun Bayraktar Köyü’nde; gurbetin, kaybolan geleneklerin, unutulan değerlerin neden olduğu sorunlara ve sonuçlara bir çözüm arayışıdır. Gelenek, gelecek ve süreklilik bağlantılarını kuran, bu bağları istihdam-beklenti ve moral unsurları ile güçlendiren bir anlayışa sahiptir. Geleneksel kültürü koruyarak, gelecek kuşaklara aktarmak için araştırmalar yapan, bu zeminden hareketle özellikle kadın istihdamı projelerini uygulamaya koyan müze, bölgedeki özel yetenekli çocukları tespit edip, burslarla eğitimlerine katkıda bulunarak, özellikle tasarım, sanat ve kültür alanlarında gelişmeleri için projeler uyguluyor.
Baksı Müzesi, kendisini sadece seyirlik bir müze olarak sınırlamayan, o bölgede yaşayan insanlara imkânlar sağlayan, eğitim veren, o topraklarda yaşamayı bir sevinç haline getirmek isteyen bir müze. Diğer müzelerden farklı olarak sadece bir yöne ve döneme ait olmadan gelenekselle çağdaşı aynı zeminde buluşturan, bünyesinde kurduğu üretim birimleriyle, ekonomik hedefler oluşturan özel bir kimliğe sahip.
2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü’nü alan Baksı Müzesi, müzenin kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan’ın deyimiyle: “Gurbete giden ve dönen ya da dönmeyen babalar için, onları bekleyen çocuklar için, yalnızlığını çocuklarına belli etmeyen anneler için, sanatçılar için, zanaatçılar için ve dostlar için dostlarla birlikte üretildi.”
Sabahları Çoruh Nehri’nin ve vadinin nefes kesen manzarasına uyanmak, geceleri pırıl pırıl bir gökyüzünün altında huzur bulmak, ateşin etrafında doğaya teslim olmak, sanatla iç içe birkaç gün geçirmek, kısacası kendimize doğru bir yolculuğa çıkmak isterseniz Bayburt’ta yer alan Baksı Müzesi’ni kesinlikle ziyaret etmelisiniz.
Baskı Müzesinin Aldığı En Prestijli Ödüller:
- Elle Stil Ödülleri, 2015
- Baksı Müzesi 2013-2014 Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi tarafından verilen “Avrupa Konseyi Müze Ödülü”, 2014
- KUDAKA Onur Ödülü, 2014
- T.B.M.M Onur Ödülü, 2014
- Altın Pusula, 2010
- Contemporary İstanbul, 2010
- TÜYAP Sanatseverler Kurum Ödülü, 2010
Müzenin İçinde Yer Alan Birimler
Kütüphane
Kütüphane biriminde ağırlıkla sanat yayınları ve halk bilimiyle ilgili yayınlar yer alıyor. Özellikle çocukların kullanımını özendirmeyi amaçlayan yaklaşık 10 bin yayın mevcut. Baksı Kütüphane, sanatseverlerin kitap, dergi ve görsel-işitsel malzeme bağışlarıyla zenginleşerek güç kazanmayı amaçlıyor.
Seminer, konferans, panel, sempozyum ve gösterilere ev sahipliği yapan 150 koltuk kapasiteli, teknik donanımlı salonda eğitici programlar düzenleniyor. Bu salon aynı zamanda, çevre köylerin önemli gün ve kutlamalarda bir araya geldikleri ortak bir sosyal buluşma mekânı olma yolunda ilerliyor.
Baksı Müzesi Kütüphanesi’ne, sanat tarihi, sanatla ilgili kuramsal yayınlar, müzecilik bilimi, halk bilimleri ve çocuk kitapları kapsamında bağışta bulunmak isterseniz, This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it. adresinden iletişime geçebilirsiniz.
Ana Sergi Salonu
1500 metrekarelik ana sergi salonu, güncel sanat ve tasarımların sergilendiği iki bölümden oluşuyor. Periyodik sergilerin açıldığı bu bölümde sergileme anlayışı interdisipliner bir yaklaşıma sahip.
Depo Müze
Müzenin sahip olduğu koleksiyonların korunduğu ve izleyici ile paylaşıldığı bir bölüm olarak planlandı. Yaklaşık bin metrekarelik bir kapalı alana sahip olan Depo-Müze, 2012 yılında müze kompleksine eklendi. Bu alanda günümüz sanatının örnekleri ile birlikte; halk resmi koleksiyonu, camaltı ve işleme koleksiyonu, yazı resimler, şifa tasları, âlemler, taş baskılar, çömlek ve seramikler, ehramlar yer alıyor.
Konuk Evi
Özgün Bayburt evinin yerel mimari unsurlarını yansıtan, etnografik eşyaları bünyesinde barındıran konukevi; Bayburt Evi, Taş Odalar, Vadi Taş Odalar ve Genç Odalar olmak üzere dört bölümden oluşmaktadır. Baksı Müzesi Konukevi, 26 odası ile aynı anda 52 kişinin konaklamasına imkân sunuyor.
Atölyeler
Baksı Müzesi’nin içinde Kilim – Ehram atölyesi, resim atölyesi, seramik atölyesi, kök boya atölyesi ve çağdaş sanat atölyeleri bulunmaktadır. Bu atölyelerde sanatseverler ve yöre halkı açılan kurslarda eğitimler almakta ve yaptıkları eserleri sergilemektedirler. Baksı Müzesi, seyirlik müze kalıplarının dışına çıkarak, bölge halkıyla sürekli etkileşim içindedir. Yöredeki geleneksel sanatı yaşatmak, unutulan ve unutulmaya yüz tutmuş el işi, dokuma gibi sanatları yeni nesle aktarma faaliyetleri sürdürülen çok özel bir sanat merkezi konumdadır.
Amfi Tiyatro
Bu alanda özellikle yaz aylarında konser, söyleşi, tiyatro gösterimi gibi sanatsal etkinlikler düzenleniyor.
Restoran
Restoran kısmında ise müzeyi ziyarete gelen yerli ve yabancı konuklara yörenin geleneksel lezzetlerinin sunumu gerçekleştiriliyor.
Müze Ziyaret ve İletişim Bilgileri:
Baksı Müzesi Pazartesi hariç her gün sabah 10.00 – 19.00 saatleri arası ziyarete açıktır.
Salı günleri girişleri ücretsizdir. Öğrenci: 6 TL - Tam: 15 TL - Grup Ziyaretçi: 10 TL
Adres: Bayraktar Köyü Çayırlar Mevkii Bayburt
Telefon: +90 458 247 34 38 +90 531 662 62 44
E-mail: This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.